Lanxess Arena’da dev hafta sonu

Euroleague’de 2020-2021 sezonunda hafif sancılar eşliğinde sona geldik. Koronavirüs vakaları ve lig içerisindeki huzursuzluklar nedeniyle sezon boyunca bazı sorunlar yaşanmış olsa da bugün başlayacak olan Final Four için heyecan kuşkusuz tavan yapmış durumda. Köln’de Lanxess Arena’daki dev hafta sonu öncesi bazı notlar…


TAKVİM
28 Mayıs Cuma
19:00 Anadolu Efes-CSKA Moskova
22:00 FC Barcelona-AX Armani Milano

30 Mayıs Pazar
Üçüncülük mücadelesi
Final mücadelesi

Anadolu Efes yarım kalan hikâyeyi tamamlamak istiyor
Normal sezon:
22 galibiyet ve 12 mağlubiyet – Üçüncü sıra
Play-off: Real Madrid karşısında alınan 3-2’lik galibiyet (90-63, 91-68, 76-80, 76-82, 88-83)
Vasilije Micic: 29,4 dakika, 16,3 sayı, 4,8 asist, 1,2 top çalma ve 2,6 ribaund
Shane Larkin: 28,4 dakika, 15 sayı, 4,2 asist, 1,2 top çalma ve 2,4 ribaund
Geçtiğimiz sezon harikulade bir normal sezon performansıyla birlikte play-off’lara hazırlanan Anadolu Efes, büyük bir kesim için sezonun en iddialı şampiyonluk adayıydı. Ancak koronavirüs salgını nedeniyle sezonun yarıda kalması Ergin Ataman ve öğrencilerinin hikâyelerini de yarıda kesiyordu. Geçtiğimiz sezonki kadrosunu tamamıyla koruyan ve takviye de yapmayan Efes, sezonun ilk bölümünde Shane Larkin’in yokluğunda birçok kez zorlanmış ve tüm yükün Vasilije Micic’in omuzları üzerine kalması nedeniyle sorunlar yaşamıştı. Her ne kadar döndükten sonra geçtiğimiz sezonki kadar iyi oynayamasa da Larkin, takımın yükünü paylaşarak Ergin Ataman’ın son haftalarda robotlaşan yenilmez devinin önemli parçalarından biri haline gelmişti. Play-off serisinde Real Madrid karşısında alınan iki rahat galibiyet ardından İspanya’dan kötü basketbol ve iki mağlubiyet ile dönülmesi kafalarda soru işaretleri yaratmıştı. Kazan ya da eve git mücadelesinde Efes, fazlasıyla zorlansa da Pablo Laso’nun Real’ini geçerek adını Final Four’a yazdırmış oldu.

Son resmi şampiyon unvan koruma peşinde
Normal sezon:
24 galibiyet ve 10 mağlubiyet – İkinci sıra
Play-off: Fenerbahçe Beko karşısında alınan 3-0’lık galibiyet (92-76, 78-67, 85-68)
Will Clyburn: 26,1 dakika, 14,1 sayı ve 3,8 ribaund
Gabriel Iffe Lundberg: 20,2 dakika, 10,9 sayı, 2,3 asist ve 2,6 ribaund
Euroleague’de iki sezon öncesinin şampiyonu CSKA Moskova, an itibarıyla ligin son resmî şampiyonu olarak görünüyor. Dimitris Itoudis önderliğinde normal sezon performansı bir nebze olsun düşmeyen Rus ekibi, genel olarak takım içi sorunlar nedeniyle gündeme gelmişti. Zira takımın süper yıldızı Mike James’in kış ayları boyunca soyunma odasında yarattığı iddia edilen kriz ve CSKA’nın ona karşı sergilediği tutum iki taraf arasında iplerin kopmasına neden olmuştu. Tüm bu gelişmeler soncunda James ile yolları ayıran CSKA, süper yıldızın yerini Danimarka’da fırtınalar estiren Iffe Lundberg ile doldurmuştu. Nikola Milutinov’un sakatlığı, Joel Bolomboy’un yokluğu deren Itoudis ve ekibi zorlu sınavları birer birer aşarken play-off serisinde çok fazla eksiği olan Fenerbahçe Beko’yu 3-0 devirerek adını Final Four’a yazdırmış oldu.

Serinin anahtarları neler?
İki sezon önce CSKA karşısında Final Four’da kaybeden Efes, kuşkusuz ki o döneme oranla bu sezon çok daha güçlü. Efes’in kısalarının yaratıcılığı CSKA karşısında elbette önemli olacak. Ancak eğer ki Larkin, Real Madrid serisindeki gibi formdan düşük bir şekilde oynarsa Ergin Ataman ve öğrencilerinin işi ciddi anlamda zorlanacak. Krunoslav Simon, Rodrigues Beabouis ve Adrien Moerman’ın iki yönlü tamamlayıcı rollerinin yanı sıra CSKA’nın sert pota altı karşısında Efes’in nasıl yanıt vereceği önemli olacak. CSKA cephesinde ise en net oyunlar Will Clyburn’ün ikili oyunları ve içeriden dışarıya atılan paslar olacaktır. Bu oyunlar sonucunda şutörlerin ritimleri, Clyburn’ün formu ve Kurbanov, Hackett ve Shengelia üçlüsünün gecelik performansları önemli olacaktır.


Saras hep istediği yerde
Normal sezon: 24 galibiyet ve 10 mağlubiyet – Birinci sıra
Play-off: Zenit karşısında alınan 3-2’lik galibiyet (74-76, 81-78, 78-70, 61-74, 79-53)
Nikola Mirotic: 25,3 dakika, 15,5 sayı, 5,8 ribaund, 1,1 asist ve 1,2 top çalma
Brandon Davies: 21,1 dakika, 12,1 sayı ve 4,3 ribaund
Yaz arasında ardı arkası kesilmeyen flaş transfer hamlelerine imza atan ve koçluğa Sarunas Jasikevicius’u getiren Barcelona, pek tat vermeyen ama günün sonunda kendilerini ligin zirvesine taşıyan bir basketbolla play-off potasına kalmayı başardı. Aşırı fiziksellik nedeniyle üçlük çizgisi gerisindeki oyuncularında atletizmden ve topsuz oyun rollerinden uzak kalan Barcelona’da Mirotic’in iyi oynadığı her gece takımı mağlup etmek imkânsız bir hal alıyordu. Ancak Saras’ın hücum planını çözmek yerine karmaşık rotasyonlu savunma planına karşı hızlı atak etmek daha yararlıydı, ki Xavi Pascual’ın Zenit’i böyle yaparak neredeyse sürpriz bir Final Four başarısına imza atacaktı. Kevin Pangos’u savunmakta zorlanan Barcelona, beşinci maçta tamamıyla kalite üstünlüğünü göstererek bir sürprize izin vermedi ve Final Four koltuğunu almayı başardı.

Klas takım
Normal sezon:
21 galibiyet ve 13 mağlubiyet – Dördüncü sıra
Play-off: Bayern Münih karşısında alınan 3-2’lik galibiyet (79-78, 80-69, 79-85, 82-85, 92-89)
Kevin Punter: 25 dakika, 14,4 sayı, 1,5 asist ve 1,6 ribaund
Shavon Shields: 26,4 dakika, 13,9 sayı, 3,9 ribaund ve 1,4 asist
Hem teknik ekibi hem de oyuncu kadrosuyla sezonun en pahalı takımı olan Armani Milano, sezon boyunca kimya eksikliğinin yarattığı sorunlarla başa çıkmak zorunda kaldı. Takım içinde herhangi bir sorun yaşanmazken parkede istenilen basketbolun doğru düzende oynanamaması Ettore Messina’nın öğrencileri için zorlu bir normal sezon sınavına neden oldu. Play-off serisinde Andrea Trinchieri’nin Bayern’i Milano’yu fazlasıyla zorlasa da kritik anlarda daha doğru işleri yapan İtalyan ekibi, kısa rotasyonunun muazzam skorerliği ve Shavon Sheilds, Gigi Datome, Kyle Hines üçlüsünün tecrübesiyle adını Final Four’a yazdırdı.

Serinin anahtarları neler?
Serinin kilit noktası aslında bir takımın, diğer takım karşısında vereceği cevaba bağlı. Zira her iki takım da farklı maçlarda farklı isimlerden katkılar alabiliyor. Elbette Barça’da Mirotic ve Milano’da Shields önemli isimler olacaklardır ancak kaliteli rotasyon derinliği bazı bireysel performans sürprizlerini görmemizi sağlayabilir. Bu bağlamda Saras’ın aşırı teknik odaklı hücumu karşısında Milano’nun tempoya ayak uydurup uyduramayacağı ve kritik anlarda hangi koçun derin rotasyonlarında seçeceği tek ismin kim olacağı mücadelenin belirleyicisi olacaktır.

Güncel Yazılar

Popüler Yazılar